2 Mart 2005


sabah derse gitmeden once...

Organizational Improvement

Development, surekli gelisim uzerine uzmanlasmis profesorumuz derste sirketlerde degisimi ve gelisimi nasil saglayabilecegimizden ve 5-WHY teknigini anlatirken dediki "buyuk bir problemin cevabini bildiginizde bu cevabi arayanlara bu cevabi soylemek yalnizca zeki oldugunuzu gosterir ama bu cevabi onlara sorular sorarak kendilerinin bulmalarini saglamaniz ve cozumu sahiplenmelerini saglamaniz, iste asil zeka budur" dedi.

Sonra ben tum ogretmenlerimi dusundum, hangilerinin gercekten daha zekice hareket ettigini, hangilerinin egosunun zekalarini bastirdigini... sonra su sonuca vardim : Birseyi yalnizca ogrenmek yeterli olmamali, ogrendigimizi nasil ogretmemiz gerektigini de bilmeliyiz.

Kirmizi Bacali Ev

Cok sevimli bir blog. Ev de gercekten sevimli gozukuyor, okurken tam sevdigim turk insani tadini aliyorum. Surekli guncelleniyor sanirim, genc sevimli bir cift. Izlediklerim kismina ekledim hemen.

Bu cuma san diegoya gidiyorum 3 gunluk tatile... Ucakla gidip orada araba kiraliycaz. Eglenceli olur umarim hem biraz kafami da toplarim. Dunya karmasi seklinde grubumuz: alman, italyan, ispanyol, izlandali, isvecli, japon ve turk seklinde...Eheh bu da fikra gibi oldu :) Meksika sinirina en yakin sehir sanirim san diego. Dondukten sonra resimleri de post ederim.

1 Mart 2005


Burasi garip, sehir kadar buyuk, bir sehirde olmasi gereken ne var derseniz hepsi var... ama sehir diil yani, yasamak icin bir yer ama sehir degil, bir istanbul degil. Tum gordugum avrupa sehirleri de aa sevimli guzel diyorsun ama yasamazsin yillarca, ya ruhu olan bir sehirde yasa, her olumsuzluguna ragmen iste sehrim bu dedigin, ya da git bir sahil kasabasinda huzur icinde yasa, boyle arasinda kalmis yerleri anlamiyorum. Yapay oluyorlar. Sokakta yurudugunu hissetmek istiyor insan, asfaltta yurudugunu degil... Birde amerikan mimarisi bloklar seklinde, her yer ayni birbirinin... San fransisco biraz daha iyi, daha bir sehir diyorsun ama bilmiyorum. En begendigim sehirler... roma, stockholm, viyana... edinburgh gibi bir kac sevimli sehir daha var ama dedigim gibi tam sehir degiller yani... Paris bana cok cekici gelmiyor belki yasamam lazim ama 2 kere gittim ve yok cok dagink geliyor gene. New York da biraz husran olmustu beim icin. Central park sehrin ortasina copy paste edilmis gibi duruyor ucaktan, cok betondu, belki cocukken o gokdelenler insani etkiler ama... hele o times meydani nedir ya, 4 yol agzina meydan demisler. Istanbul'da balik yemek istiyorum bogaz kiyisinda ben....

Yakinda dayi olucam umarim, 8 ay belki... Ben buradayken hayat Istanbul'da daha hizli ilerliyor belki, arkadaslarimdan biride 2 aydir ciktigi cocukla evleniyormus. Herkes yolunda ilerliyor ben hala belirsizlige ilerliyorum. Sikayetci degilim aslinda bazen yaslanmak istiyorum ama sevdigim insanlarla yaslanmak isterim.