Bugünkü saldırı haberini msnde bir arkadaşımdan öğrendim. Normalde her sabah feeddemon adlı program ile gazeteleri okuyorum, 2 kaynak var okuduğum, ntvmsnbc ve radikal. Bu ikininde rss feedinde yoktu bu haber olayın üzerinden saatler geçmesine rağmen. Radikalde hala yok demekki websiteside gazete mantığıyla günlük yenileniyor, ntvmsnbc'de haber vardı sitelerinde ama inanılmaz yavaştı açılması, demek ki yoğun bir akış vardı ve site bunu kaldıracak kadar iyi tasarlanmamıştı. Rss haberinde hala yoktu. Bu haberi gene en hızlı ve çabuk olarak http://www.internethaber.com sitesinden öğrendim. Sayfalarda hızlı açılıyordu, keşke Rss feedleri olsaydı.
Internet güncel haber için en uygun platformdur, keşke buna haber site sahipleri ve gazete sahipleri de gereken önemi gösterebilse.
7 Temmuz 2005
Londra'daki terörist saldirilar gerçekten üzücü. Yasanan can kayiplarinin disinda bu saldirinin G8 zirvesine denk gelmesi ve genel kamaoyu ilgisinin fakir afrika ülkelerinden tekrar teröre ve korkuya kaymasi da bir o kadar üzücü. Tüm dünyada belli bir yasam standarti olmadan yasam akip gidecek. Avrupa birliginin çatirdamaya baslamasi ve hala EU ülkelerinin bunu sadece ekonomik bir birlik olarak görmeleri üzücü. Halbuki EU farkli kültürlerin, birbirleriyle yillarca savasmis halklarin da bir gün ayni çati altinda dayanisma içinde yasayabilcegini dünyaya kanitlayabilcek harika bir örnek olabilirdi ama hala sosyal bir birlesme söz konusu degil. Tüm dünya halklarinin ayni düzeyde yasamasi cok uzak bir ütopya hala.
5 Temmuz 2005
karmasik
bazen dunya o kadar karmasik ki
kendi karmasikligimi unutturuyor
yasam o kadar uzun ki
doldurmak guclesiyor
bazen seni o kadar uzun bekliyorumki
bekledigimi
neden yasadigimi
unutuyorum
sonra cok iyi hatirliyorum
cocuklugumu
boyle degildi diyorum hayallerim
yatagimda donerken
sarilacak yastik ariyorum
simseklerle ask tahminleri oynuyorum
bazen o kadar karmasigimki
dunyanin icinde kayboluyorum
sonra kaybolmaktan korkuyorum
birlikte saklanacak birisini ariyorum
kendi karmasikligimi unutturuyor
yasam o kadar uzun ki
doldurmak guclesiyor
bazen seni o kadar uzun bekliyorumki
bekledigimi
neden yasadigimi
unutuyorum
sonra cok iyi hatirliyorum
cocuklugumu
boyle degildi diyorum hayallerim
yatagimda donerken
sarilacak yastik ariyorum
simseklerle ask tahminleri oynuyorum
bazen o kadar karmasigimki
dunyanin icinde kayboluyorum
sonra kaybolmaktan korkuyorum
birlikte saklanacak birisini ariyorum
30 Haziran 2005
Googledan inanılmaz iki hizmet
Birincisi ve beni en çok heyecanlandıran Google Earth. belki Keyhole'u duymuşunuzdur, uydu görünüleriyle dünyayı dolaşabildiğiniz ama paralı bir servisti. Şimdi google bunu satın almış ve kendi programını yapmış ama inanılmaz tabii. USA için çok kapsamlı, direkt uydu resimleri üzerinden adresten adrese nasıl giderim çizerek gösteriyor ve hatta layerlar sayesinde görüntülenen bölegedeki tüm otelleri, yemek yenicek yerleri uydu üzerinden gösterebiliyor, ama türkiyedekinde İstanbulun çok detaylı uydu fotoları var sadece ama bu bile inanılmaz. Buradan evimi buldum ve tanıdığım tüm yerleri işaretliyebiliyorum, bu adreslemede yeni bir çığır aslında tüm dünyayı dolaşabiliyosunuz uydu resimlerinden. ne yazıkki her şehir yüksek çözünürlüklü ve detaylı değil, türkiyede istanbul ve ankara var yalnızca (istanbulun da önemli bir iki kısmı hala düşük çözünürlükte) ama zamanla bu tüm dünyayı kapsayacak. En son siteye girdiğimde henüz beta sürümünde olduğu ve çok fazla kullanıcı patlaması olduğu için downloadu dondurmuşlar ama dosya bende mevcut ilgilenenlere email ile atabilirim. Hmm söylemeyi unutmuşum bu servisi kullanmak bedava :) Birde Irak,taki savaş nedeniyle Irak'ı da detaylı almışlar ve bizim sınırdan detaylı olarak mardin çevresindeki köyleri, ırak sınırını görebiliyorsunuz. Evler, camiler, arabalar bile net seçilebiliyor! Daha bir çok özelliği var (belli USA şehirlerinde 3 boyutlu şehirler vs.)
İkinci inanılmaz servisi ise Google prints. burada da google dakiler 1000 lerce kitabı tarayıp OCR yardımıyla aranabilir hale getirmişler ve hatta bu kitapların birkaç sayfasını okuyabiliyorsunuz ve istediğiniz kelimeyi aratabiliyorsunuz! Mutlaka deneyin. Bu hizmet de bedava bu arada.
Sitesinde google haberi vermeyenlerden olmak isterdim ama dayanamadım...
Son söz: Seni seviyorum Google.
İkinci inanılmaz servisi ise Google prints. burada da google dakiler 1000 lerce kitabı tarayıp OCR yardımıyla aranabilir hale getirmişler ve hatta bu kitapların birkaç sayfasını okuyabiliyorsunuz ve istediğiniz kelimeyi aratabiliyorsunuz! Mutlaka deneyin. Bu hizmet de bedava bu arada.
Sitesinde google haberi vermeyenlerden olmak isterdim ama dayanamadım...
Son söz: Seni seviyorum Google.
27 Haziran 2005
neden yazmamiz gerekli?
Binlerce senelik bir kulture sahip olmamiza ragmen gecmisimiz hakkinda o kadar az sey biliyoruzki. Bunlar?n hepsi bir yana cogu zaman onceden kesfettiklerimizi unutup yeniden kesfetmek zorunda kaliyoruz dunyayi. Tez yazanlar turkce kaynak yetersizligini ve varolan kaynaklara ulasimin zorlugunu bilirler. Artik planli bir sekilde yazili topluma gecis yapmamiz sart. Belki ortaya "cop" dedikleri kendilerine gore ise yaramaz bilgilerle doluyor dunya, ama aralarinda mutlaka cok yararli seylerde cikiyor. Bunlarin internet ortaminda sonsuza kadars saklanmasinda ne gibi bir sakinca var peki? Okunacak hicbirseyin olmamasi daha mi iyi? Sadece gazete ve dergilerin bizim icin "sectiklerini" mi okumali, TV de gosterilenlerimi izlemeliyiz? Bu kadar insan hicbir kazanc olmadan neden bu kadar zaman harciyor, bu kadar yasadiklarini yaziyor? belki her insanin icinde artik ogrendiklerimi paylasma istegi vardir, belki her insan artik seffaf olarak yasadiklarini ve duygularini dile getirmek istiyordur? belki cogu bunu yazarken tecrubesiz ve sIkIcIdIr ama yazarak kendilerini gelistirmelerinde ne sakinca var? Google neredeyse sinirsiz hard disk kapasitesi sundugu gmail ve blogger hizmetlerini neden bedavaya sunuyor? Bu belki yeni bir paylasimin habercisi olabilirmi? Belki de internet artik sadece müzik ve video paylasimi yapilan bir ortamdan ote kisisel bilgi ve duygularin poayasildigi bir ortama dogru ilerliyordur?
Diyelimki bir tez yazacaksiniz, arastirma yapiyorsunuz internette, dünyanin en gelismis kutuphane sistemlerinden birine girdiniz, dunyadaki bircok kutuphane ile sanal olarak birlestirilmis devasa bir kaynak. Eger ogrenci iseniz ve iyi bir okuldaysaniz bu kaynaklara ucretsiz ulasabilirsiniz. Peki ya herkes bu kadar sansli degilse, ya engineering village a uye olmasi gerekiyorsa, ya turkce kaynak gerekiyorsa? Peki tez yazan butun blog yazarlari tezlerini sitelerinde yayinlasalar ne olur? Google dan bir kelime aratmasi yakininda olsa bu tezler mesela? Hmm... peki ya ulkemizdeki butun üniversiteler deseki tezinizin kabul edilmesi icin sadece bu teze ozel bir blogger sayfasi acilmasini sart kossa. Artik tez yazan insanlarin yuzde 90i tezlerini bilgisayarda yazdiklerina gore bedavaya actiklari bu blogger servisinde sadece copy paste yapsalar nasil olur? Peki bunun maliyeti ne kadar? Bedavami? Ulkemiz universitelerine kulfeti nedir? Sifir mi? Hmm yani kaynak yetersizligi denemez buna, devletimizin imkanlari yok da denemez. Peki bu internetteki turkce kaynaklarin sayisini arttirirmi? Peki bu dogudaki universitelerimizde okuyan ogrencilerin daha kolay ve guncel bilgilere ulasmasini saglarmi bilgisayarlari basindan? Bu bence iyi bir fikir. Ulkemizde tüm universitelerin tezlerini arastirmak istesek ne kadar zaman harcariz? Google da kelime aratmak kaç dakikamizi alir? Bunun icin bir yatirima gerek var mi? Sadece düsünmek yeterli oluyor o halde. Ben lisans tezimi yakinda buraya koyuyorum ve lisans üstü tezimide (ne yazik ki o ingilizce olucak) bu sene yazmaya basliyorum ve yazdkca bolum bolum koymayi planliyorum.
Blogger furyasi yakinda sona ericek diyen gazete sahiplerine, acaba bizim tezlerimizi gazetenizde bedavaya yayinlayabilir misiniz? hayir mi? peki o zaman blogger olsun.
Diyelimki bir tez yazacaksiniz, arastirma yapiyorsunuz internette, dünyanin en gelismis kutuphane sistemlerinden birine girdiniz, dunyadaki bircok kutuphane ile sanal olarak birlestirilmis devasa bir kaynak. Eger ogrenci iseniz ve iyi bir okuldaysaniz bu kaynaklara ucretsiz ulasabilirsiniz. Peki ya herkes bu kadar sansli degilse, ya engineering village a uye olmasi gerekiyorsa, ya turkce kaynak gerekiyorsa? Peki tez yazan butun blog yazarlari tezlerini sitelerinde yayinlasalar ne olur? Google dan bir kelime aratmasi yakininda olsa bu tezler mesela? Hmm... peki ya ulkemizdeki butun üniversiteler deseki tezinizin kabul edilmesi icin sadece bu teze ozel bir blogger sayfasi acilmasini sart kossa. Artik tez yazan insanlarin yuzde 90i tezlerini bilgisayarda yazdiklerina gore bedavaya actiklari bu blogger servisinde sadece copy paste yapsalar nasil olur? Peki bunun maliyeti ne kadar? Bedavami? Ulkemiz universitelerine kulfeti nedir? Sifir mi? Hmm yani kaynak yetersizligi denemez buna, devletimizin imkanlari yok da denemez. Peki bu internetteki turkce kaynaklarin sayisini arttirirmi? Peki bu dogudaki universitelerimizde okuyan ogrencilerin daha kolay ve guncel bilgilere ulasmasini saglarmi bilgisayarlari basindan? Bu bence iyi bir fikir. Ulkemizde tüm universitelerin tezlerini arastirmak istesek ne kadar zaman harcariz? Google da kelime aratmak kaç dakikamizi alir? Bunun icin bir yatirima gerek var mi? Sadece düsünmek yeterli oluyor o halde. Ben lisans tezimi yakinda buraya koyuyorum ve lisans üstü tezimide (ne yazik ki o ingilizce olucak) bu sene yazmaya basliyorum ve yazdkca bolum bolum koymayi planliyorum.
Blogger furyasi yakinda sona ericek diyen gazete sahiplerine, acaba bizim tezlerimizi gazetenizde bedavaya yayinlayabilir misiniz? hayir mi? peki o zaman blogger olsun.
babam
Bugun babam fenalasmis, annemin telefonuyla acile gittim. Su anda durumu iyi biraz atesi vardi ama doktorlar tahlil sonuclari temiz cikti dediler ve atesin nedenini bilemiyorlar, yolda gelirken bayginlik gecirmis. 6 saat hastanede bekledikten sonra eve getirdik durumu iyi, atesi dustu ama umarim bunun altindan ciddi birsey cikmaz. Kisa zamanda tam bir check-up dan gecmesi lazim.
25 Haziran 2005
her gece
her gece erken yaticam bu sefer deyipde 3-4den önce yatmamak Istanbul'a ozgu bisey benim icin. San Jose'deki duzen Istanbul'a gelince kayboluyor. Her gece yatmadan sigarayi birakicam ben yarin demek gibi birsey (kesin birakicam)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)