29 Mart 2006

Japonya

Kategori: gezi_

2 gundur Tokyodayiz bu gece Kyotoya gecicez, Japonya gercekten cok guzelmis bizde tam kiraz agaclarinin actigi doneme denk gelmisiz sansimiza. Bir suru video ve fotograf cekiyorum dondugumde siteye koyarim.

22 Mart 2006

ebe-sobe

Deniz beni sobelemis bu sefer de :)

1. sevgi nedir?
tek disi kalmis canavar (dusununce derin bir cevap degil mi? ;)

2. yeniden dogsan ne olmak isterdin?
japon agaclarindaki pembe ciceklerden (bu agaclarin ve ciceklerin adini bilen var mi? )

3. beni en cok duygulandiran sarkilar?
hmm bir cok var ama ilk aklima gelenler;
Damien Rice - Blower's Daughter
Radiohead - Exit Music (for a film)
Thom Yorke & Pj Harvey - This Mess We're In
Pulp - Common People

4. en cok etkilendigim sair?
kendi kendimle etkilesiyorum bu konuda cok okumadigim icin

5. ismimim ne olmasini isterdim?
Mert the magnificient

6. hic asik oldum mu?
cok sevdigim ve deger verdigim insanlar var

7. hayatimi degistiren olay?
Yaklasik olarak 6-7 yaslarindayim, annemlerin yatak odasinda aynanin onunde oturuyorum, annem iceride lavaboda. Disaridan onunla konusuyorum ayni anda da aynaya bakiyorum. O an ilk kez dusundugumu dusunup kendi bilincimin farkina variyorum, bir bakima ic sesimin farkina variyorum.

Bundan boyle davetiye ile sobelemeye karar verdim, elimde 2 adet sobe davetiyesi var ilgilenenler yorum atabilir ;)

Ahah ilk iki yorumu atan Crimson Joy ve Nikita sobelendiniz :)

20 Mart 2006

Yeni hakkimda kismi ve Stickam

Yan tarafta hakkimda kisminda bir degisiklik yaptim, Stickam servisini kullanarak fotograflar yukleyebiliyorum, video yukleyebiliyorum, muzik yukleyebiliyorum (500 MB'a kadar) ve en guzeli eger o an online isem ve kamerami acmissam beni canli olarak da gorebiliyorsunuz (biliyorum cok sevindiniz).

Simdilik videolara sebek bir videomu koydum, muziklere de sevdigim bir sarkiyi koydum, 5 tane de fotograf koydum. Canli goruntulemeyi de test ettim, cok guzel, sesli falan da. Istek parcalari koyup playback yaptim kameradan sansli dinleyicilere :) Canli yayin sirasinda videonun uzerine basarak chat penceresini de acabiliyorsunuz.

Bu arada bu servisin bedava oldugundan bahsetmis miydim?

16 Mart 2006

Silikon Vadisi'nden bildiriyorum #2

Gecen persembe gunu gene prezentasyon vardi ama yazmaya vaktim olmadi. Bu seferki konuk IBM'in unlu arastirma merkezi Almaden Research Center'den Dr. Mark Dean, kendisi bu arastirma merkezinin baskaniymis (VP)

Oncelikle adami kiskandim cunku calistigi yerin guzel bir manzarasi varmis, bilgisayar arkaplanina koymus hemen.

Bu prezentasyonun konusu IT alaninda yenilikcilik icin firsatlar olarak adlandirilmis. Tabi ki ben sizleri dusunerek butun prezentasyon slaytlarinin fotograflarini cekmistim sonra bir baktim ki tum prezentasyon slaytlari bu sefer online olarak sunulmus zaten, buradan pdf formatinda indirebilirsiniz (11MB).

Bende slaytlarda ne anlattigindan bahsedicem kisaca;
  • IT sektorunde artik koklu degisimlere ihtiyac oldugu ve Moore Kanunlarinin en fazla 10 yil daha surecegini (fiziksel limite erisene dek) sonrasinda yepyeni bir mimariye ihtiyac oldugundan bahsetti
  • Su anda cogu kullandigimiz servisin cok daha otesine gecilebileceginden, gelistirilebileceginden bahsetti. (database olsun, servis sektoru olsun, arama ve elektronik posta olsun)
  • Artik liderligi korumak icin kendi standartlarimizi yaratmali (microsoft gibi) ama ayni zamanda acik kaynak yazilimi da (linux) desteklemeliyiz dengeli bir sekilde dedi. (Tam IBM mantigi)
  • Bilgisayarlarda nanateknolojiden sonra artik yeni ufuklar aramak gerektiginden ve umut vaat eden yeni bilgisayar mimarilerinden bahsetti (carbon nanotubes, silicon nanowires, molecular transistors, photons ve spin transistors gibi) ama bunlarin hicbiri su anda tam olarak uygulanabilir hazir teknolojiler degil.
  • Hard disk ve flash memory nin de otesinde cok yuksek kapasiteli yeni hafiza birimlerinin hayatimiza gireceginden bahsetti (sanirim bu konuda arastirmalari var)
  • Veritabanlarindaki gelismelerden, metadata kavraminin evrimleseceginden bahsetti, boylelikle aradigimiz bilgilere cok daha kolay ulasabilecez.
  • Artik komplex mimarilerin yerini sade ve anlasilir sistemlerin alacagini soyledi.
  • Sirketler icin ozel uretilen yazilimlarin da gelisip bir servis olarak sirket yazilimi mantigiyla uretileceginden bahsetti.
  • Ben email kavrami ortalarda yokken bu isin icindeydim ve gelisimini hayranlikla izledim diyor ve gelecektede diger bilgi veritabanlari ile etkilesebilen bir elektronik posta vizyonundan bahsetti.
  • Her isi yapabilen tek bir tasinabilir cihazdan bahsetti (email, internet, mp3, cep telefonu, fotograf makinesi, okul kitaplari, vs) Bu aletteki tek sorunun su an kullandigimiz kagit-kalemdeki contrast oranini yakalamak oldugunu (ekran kalitesinin arttirilmasi) soyledi. (bu arada ben daha onceden arastirmistim, e-ink adinda bir firma bu konuda oldukca basari kaydetmisti)
  • Yeni is kollarinin acilcagindan bahsetti.
    • hayat boyu tum saglik bilgilerimizi saklayacak olan data bankalari,
    • Bir servis gibi hizmet verecek olan yazilim sektoru,
    • Is dunyasinda karar verme secimlerimizi kolaylastiracak yazilimlar (bu konuda bu donem bir derste aliyorum ben aslinda)
    • ekstra bilgisayar islemci gucunu istek uzerine disaridan (muhtemelen internet uzerinden?) kullanmamizi saglayacak servisler
  • Bu arada servis sektorunun yukseliste oldugunu ve su anda bile IBM'in genel kar'inin yuzde 60 ini servis sektorunden kazandigini soyledi (ki ben daha onceden biliyordum bunu) Bunun isiginda Servis Bilimi adi verilen yeni bir disiplinin dogdugundan bahsetti ve yakinda universitelerde boyle bir bolumun acilabilecegini soyledi. (bir kac universite ile gorusuyorlarmis: San Jose State, UC Berkeley, Stanford, MIT, Georgia Tech, Arizona St., Northwestern, RPI, North Carolina St. Oxford, Warwick.)
  • Is dunyasi ile teknolojinin kesistigi yerde bir cok firsat oldugundan bahsetti ve egitimli insanlara duyulacak olan ihtiyactan. Bunun disinda globallesen dunya ekonomisi isiginda artik diger kulturleri de taniyan, diger dil ve dinleri goz onunde bulunduran bir bakis acisina ihtiyacimiz oldugundan bahsetti.
Son olarak da tesekkur etti. Mark abimizde EE (elek. muh.) mezunuymus, zeki bir adama benziyordu zaten, sirf kendi adina 35 tane patenti varmis. Bir de tam anlayamadim ama en iyi "african-american" arastirmaci secilmis, "Ya boyle odul kategorisi olmaz ki biraz ayrimci degil mi ya" diye dusunmeden edemedim.

Bu da abimizin prezentasyon sonunda Services science hakkindaki sorulardan birine cevap verirken cektigim kisa videosu:

Mark dean presentation
Video sent by mertulas
Bir baska prezentasyona dek hoscakalin, Silikon Vadisi'nden Mert Ulas bildirdi.

14 Mart 2006

Before Sunrise

Cocukken ne zaman filmlerde opusme sahnesi olsa gozlerimi kapardim, ama dinlemeye devam ederdim ve tehlikenin gectigini hissettigimde gene gozlerimi acip izlemeye devam ederdim. Ergenlikten sonra bu huyumdan kurtulmustum.

Bugun Before Sunrise'i seyrederken barda birbirlerini telefonla aradiklari sahne oynarken kafami koltuga gomup dinlemeye devam ettigimi farkettim, opusmuyorlardi ama daha kotu utandim ben. (opusurlerken baktim ama)