2 Ekim 2005

Bu aralar gercekten hicbir sey hicbir zaman gercekten olmuyor, hicbir sey degismiyor modundayim...

1 Ekim 2005

Lord of War

Bu gece Lord of War'in son gosterimiydi, ona gittim. Nicolas Cage bu filmde objektif bir bicimde bir silah tuccarinin yasamini anlatiyor. Nicolas Cage'in aktorlugu onceki filmlerinden farkli degil, o bakimdan sevenlerini cok sasirtmayacaktir. Acikcasi ben artik cok alistigim icin yuzu ve davranislari cok tipik gelmeye basladi. Onu farkli bir aktorluk tarzinda gormek beni daha memnun ederdi sanirim.

Filme gelince, bence fena degildi ama bende fazla bir etki birakmadi. Sonlarina dogru verdigi mesajlar acisindan fena degildi bir de filmin ilk basindaki bir kursunun yolculugu dikkat cekiciydi. Buradan da o sahneyi izleyebilirsiniz slideshow olarak. Filmde Nicolas Cage ana karakter ve diger karakterler biraz sonuk kaliyor hikayede. Sonuc olarak sanirim filme 10 uzerinden kendi zevkime gore 6.5-7 verirdim.

Filmden ciktiginizda USA'nin ekonomisinin ne kadar silah uretimine bagli oldugunu dusundum, ekonomiyi canlandirmak icin ya da sadece yeni yapilan silahlarin "gorucuye cikmasi" icin acilan savaslari. Dusununce cok acik ve sacma geliyor aslinda. Hayatimda ilk defa burada TV'de ordu reklamlari goruyorum, kampusde ordudan adamlar ordunun reklamini yapiyor. Icinde silah olmayan bir Hollywood filmi dusunmekte zorlaniyorum, Walmart'da cesit cesit kursun satiliyor... Ben hayatimda elime silah almamis olmanin gururunu yasarken burada silahlanmaya karsi insanlar ozendiriliyor sanki.

30 Eylül 2005


Bu da arkadan gorunusu, serginin adi "nothing ever happens"di. T-shirt posta ucreti dahil bana 20$a geldi.

Bu zazzle.com'dan siparis ettigim benim dizaynim t-shirt. Cizimler Yoshitomo Nara adli japon sanatcinin, sergisi gelmisti San Jose'ye gecen sene, cok sevimliydi.

28 Eylül 2005

Cok sicak

Bugun disarida hava cok sicak, eger uzerimde cuma gunku prezentasyonuma hic calismamis olmanin verdigi sucluluk olmasaydi kesin bu bos gunumde havuza giderdim. Disariya sabahtan postaneye gitmek icin ciktim ve saat sabah 10 gibi cok sicakti, nemli bir sicak degil ama gene de rahatsiz ediyor. Su an ogle vakti ve evden cikmak istemiyorum. Calismaya baslamam lazim ama hic icimden gelmiyor, birsey yapmiyorum, bos bos internette geziniyorum.

Bir de hala duzgun bir counter bulamadim sitem icin, bu son kullandigimi duzgun zannediyordum taa ki belli bir sureden sonra (ki bu sure 2-3 gun) istatistikleri ssildigini farkettim. Sebebi ise log dosyasinin dolmasiymis, bedava ya. Youtube'da sinirsiz video upload imkani varken bu adamlar 200-300Kbytein hesabini yapiyorlar, bir de istatistik sayfasina reklam koyuyorlar. Birisi guzel bir counter onersin lutfen soyle limit falan koymayan...

Bir gun

Bugun dersim yoktu, sadece danismana ve kutuphaneye ugramam gerekiyordu bir de yemek yemem.


Evden oglen 3 gibi ciktim, kampus hemen evin karsinda zaten. Hava gene sicakti. Once kutuphaneye gittim.



Kutuphaneden sonra biseyler yemek icin student union'a gittim. Student Union'da meksika yemegi olan Carne Asada yiyorum, pideye benziyor oldukca.



Yemegimi bitirdikten sonra muhendislik binasina dogru gidiyorum.



Proje danismaninin ofisi 3.katta o yuzden asansore dogru yuruyorum.



Danismanima 18 Kasim'da ki prezentasyonuma katilip katilamayacagini sordum, o da cuma gunleri okula gelmiyorum baska bir gune alabilir misin diye sordu, baska gun olmaz cunku proje dersi cuma gunu dedim, bir sonraki cuma ya da bir onceki cuma olabilir sadece dedim, anlatamadim, proje hocasiyla bir konus gene dedi, proje hocasi odasinda yoktu. Bende eve donmeye karar verdim.



Bu da kisa ve deneysel bir videoblogging denemesiydi.