Bodrum'dayken yaşadığım bir olay şimdi aklıma geldi gene gülmeye başladım kendi kendime.
Gece 11 buçuk civarında ben acıktığıma karar verip sitenin lokantasına gidiyorum yürüyerek ama içimden eminimki kapalı diyorum, şaşırarak o saatte bile açık olduğunu görüyorum. Tek müşteri benim haliyle.
Girişte bekleyen garsonla diyaloğumuz aynen:
-pardon mutfağınız açık mı?
(garson biraz şaşkın bir ifadeyle)
-açık görmek istermisiniz? (diyor ve eliyle hakikaten mutfağı gösteriyor) (ilk şok)
-yok ben yemek yiyecektim onun için sordum
-o da olur (ikinci şok)
-e peki neleriniz var?
-siz ne istersiniz? (üçüncü şok, sanki tüm dünya yemekleri var)
-e varsa bir menü alabilirim, ya da balığınız var mı?
-var tabi
-ne balığı?
-siz ne istersiniz? (dördüncü şok, adam saymaya üşeniyor)
(ben alışıyorum artık)
-varsa bi lüfer alabilirim
(tam oturmak üzere ileri yürürken)
-tabi, oturmazmısınız? (beşinci şok)
-e mümkünse
neyse balık,salata ve bira üçlüsünden sonra hesabı öderken garson
-aslında lüferden 12 alıyoruz ama ben size 10 yazdım
(hani sanki dileniyoruz, bi kolaylık yap falan demişiz, neyse verirdik yani heralde kanı pek bi ısındı bana)
-saolun, iyi akşamlar
-hep gelin (son şok)
(bi daha hiç gitmedim)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder